12 Ocak 2011 Çarşamba

Eşcinselin Günlüğü

Bu defa Caddebostan Starbucks'da buluştuk. Soğuk bir İstanbul akşamında, zahmetli bir yolculuk olduğunu itiraf etmeliyim. Gelir gelmez, grubumuza yeni katılan Okay'la tanıştıktan sonra Cem'e dert yandım neden mutat buluşma noktamızı değiştirdin diye. Sonra sonra alıştım mekana, hatta hoşuma bile gitti. Özellikle bahçe kısmı, sigara tiryakileri için biçilmiş kaftan. Ama yine de ilk göz ağrımıza dönmemiz gerektiğini dillendirdim. Neyse, lafı fazla uzatmayayım. Vakti zamanında Sartre'ın methiyelerine mazhar olan Jean Genet'nin, kendi yaşansıtından kesitler sunduğu Hırsız'ın Günlüğü'ydü bu ayki kitabımız. İsmine aldanmamak lazım ama. Daha ziyade, ateşli bir eşcinselin anılarına yer verdiği marjinal bir roman... Neredeyse her cümlesini irdeleyerek okumak lazım. Aksi halde, kitap sizi dışlayabiliyor. Yazarın aktardığı kopuk kopuk hikayelerde, toplum tarafından yanlış kabul edilen bazı hasletlerin yüceltildiğine tanık olabiliyorsunuz. Anlayacağınız, kişiye has ideallerin ve tutkuların, ahlaki normlar ne derse desin, özgürce yaşanması gerektiğinin altı çiziliyor. Mesela, bir kilise kumbarasının boşaltılması ya da yakın bir arkadaşın zulasının patlatılması sıradan bir olaymış gibi lanse ediliyor. İşin tuhafı, yazarın samimiyeti, okuyucuyu bu alışılmadık maceranın içine kolaylıkla çekiyor. Hatta bir süre sonra, normal hayatlarımıza karşı muhalif bir tavır takınmak bile mümkün. Altı çizilmesi gereken önemli bir husus daha var. Eşcinselliğe ilişkin duygu ve düşüncelerin cüretkar bir üslupla aktarılması özellikle muhafazakar okuyucunun midesini kaldırabilir. Bu kışkırtıcı kitabı arkadaşlarınıza önerirken dikkatli olmakta fayda var. Hasılı, Hırsızın Günlüğü'nü okumayı keşke daha uzun bir zamana yayma şansım olsaydı. O zaman, bu ilginç kitabı ve yazarını daha iyi anlayabilirdim. Yine de yeraltı edebiyatının en güzide eserlerinden birisi olarak kabul edilen bu romanı okuduğuma çok memnunum. Bu konudaki cehaletimizi bir nebze olsun azalttığı için Bahadır'a teşekkür etmeyi borç bilirim. Şunu da eklemeliyim ki terapi tadında geçen sohbetimiz, gecenin sonunda kendimi mükemmel hissetmemi sağladı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder